
Değişimin hızı her şeyi etkiliyor, DEĞİŞİM ve İŞİMİZ – İŞLETMEMİZ yazısında değindiğim değişim ve adaptasyon farkı nesiller arasında da derin bir çukur açıyor. Evet, nesiller arasında her zaman bir fark ve boşluk olmuştur, ama hiç bu günkü kadar değil, bu fark yarın daha da fazla olacak. Son otuz yılda yetişen nesilleri artık harflerle sınıflandırmak zorunda kalıyoruz, x, y, z. Orson Welles’in gençliğinde bu fark daha azdı ve genç olmanın ne demek olduğunu bildiğini düşünüyordu. Ama bildiğimiz tek şey kendi genç olduğumuz zamanlar. 50-60 yıl önce biraz doğruydu bu ama artık tamamen yanlış. Birlikte yaşamak, çalışmak, hatta birlikte yemek için gençlere empati ile yaklaşıp anlamaya çalışmalıyız, TV’lerde, gazetelerde eleştirmeye değil. Ama bu da o kadar kolay değil. Biz hiç “Lord of Rings”, “Avengers” seyretmedik ki.Bu günkü genç radyo tiyatrosu dinlemedi ki,
Ben telefonda oyun oynayarak büyümedim ki,
O hiç telefon “çevirmedi” ki,
Ben hiç sevgilime SMS göndermedim ki,
O hiç uçak biletini gidip havayolu şirketinden almadı ki.